Tesettürlü karımı orospu gibi becerdim

Tesettürlü karımı orospu gibi becerdim

Tesettürümü kadın gibi içtim! (Ahmet 21 Y., Antalya)

Sarıklı eşim Asiye ile yeni mutluluklar keşfettik. Alacakaranlıkta sahile gittik ve arabayı deniz kenarındaki otoparka park ederek manzaranın tadını çıkardık. Ve duvardaki çay ağacı bize çay getirdi. Herkes kendi dünyasındaydı. Arabaları severler. Eşim Asiye atkı ve ceket giyiyordu.

Kang Asiye: “Görüyorsun kızım, insanlar kimseye aldırış etmeden eğleniyor, biz sahneleri terbiyeli izliyoruz!” öyle deyince eşim “istersen sevişelim canım!” dedi. “Hayır, farklı olmalıyız!” dedim. Dedim. “Nasıl?” dedi. “Sen de poponu ceketinin içine sok, çay ağacı fark eder mi?” Dedim. “Nasıl gidiyor?” dedi. “Nasıl gidiyor? Çaydanlık çok güzel, benim ucubem akşama kadar deli, ondan hiçbir şey saklama!” Dedim. “Tamam, bir daha geldiğimde düzgün giyineceğim! Ama şimdilik sana bir önlük verebilirim!” dedi. “Nasıl?” Dedim. “Kalk, çaydanlık buradayken gel!” dedi. Arabadan indim, tuvalete gittim. 5 dakika sonra geldim. Geldiğimde çay ağacı pencereden karımın oturup karımla konuştuğunu görebiliyordu.

Sürücü kapısını açtım ve çay ağacı gitmek üzereyken bindim. Eşim çaycıya, “Dur bir dakika, bana daha çok şeker ve kağıt mendil getir!” dedi. dedi. Bu sırada eşimin elbisesinin önünün tamamen açık olduğunu ve gömleğinin üst düğmelerinin çözülerek iri göğüslerinin üst kısmının kare olduğunu gördüm. sevinçten bayıldım. Karım eteğini beline kadar çekti ve güzel beyaz bacakları genişçe açıldı, neredeyse külotunu ortaya çıkardı. Çaycı gittiğinde eşim bana “Nasıl başladınız?” diye sordu. dedi. “Harikasın karım!” Dedim. “Açmalı mıyım?” dedi. “Hatta!” Dedim. Göğüslerinden birini tuttu ve bana “Bu bir meme!” dedi. dedi. Ben meme partisi yaparken, çay ağacı. Karım, “Hayır, devam et!” dedi. dedi. Çaycı yanımıza yaklaştı ve ben de soğukkanlılığımı kaybetmeden karımın meme uçlarını emmeye devam ettim. Karım çay salonunda seksi bir şekilde “Teşekkürler canım!” dedi. dedi. Çaycı parasını verip gitti ama gözü arkasındaydı.

Ertesi gün arabayı aynı yere park ettiğimizde eşim daha rahat etti. Beni tekrar gönderdi. Döndüğümde çay bitkisi karımın yatağının yanındaydı. Eşimin paltosu açık ve boştu, çıplaktı. Arabaya bindiğimde yolu kapatmadı bile. Çaycı resmen karımın amını gördü. Çay ekici boş çayı aldığında eşimin üstü örtülmemişti bile, göğüsleri, amcıkları açıktaydı, sadece elbiseleri kenarlarını kapatıyordu. Çay ağacının horozu tam pantolonunun içindeydi. Eşim çaycıya, “Canım, taze salep var mı?” dedi. dedi. Yutkundu ve “Hayır efendim, hiçbir şey” dedi. dedi. Eşim, “Taze salep istiyorum, lütfen bulun!” dedi. dedi. Çaycı, “Nerden bulabilirim abi?” dedi. Sonra arabadan indim, elim arabanın tavanına dayayarak ‘Geç’ dedim. çay dükkanı işareti. Çay ağacı çılgın. Denize girince çaycı koşarak yanıma geldi: “Abi, kayınbiraderi Salep’i aramamı söyledi, onu nerede bulabilirim?” dedi. Ben de dedim ki: “Nasıl teyze, bu kadın! Katol, bilirsin! Bir daha Salep istiyor, anlamıyorsun! Dedim. “Ah! Hayır! Kardeşim, başka bir şey var mı?” dedi. “Elbette oğlum, verenle hep dalga geçerler!” Dedim. Çaycı, “Teşekkürler ağabey!”

Kahve makinesinin olduğu arabaya bindiğimizde çay ekici eşime “Abla istediğin salep çay tezgahının arkasında, sana vermeyeceğiz” dedi. , Ben içerim!” dedi. Eşim de güldü, “Sıkıştırılmış mı?” dedi. Çaycı, “Evet taze abla!” dedi. dedi. Eşim, “Şoförüme ne dedin?” dedi. Çaycı, “Gel anlayacaksın!” dedi. Karım önünde çözülmüş, montuna sarılmış, belini elinde tutmuş, çaycının dediği gibi gitti. 15-20 dakika denizi seyrettim, gazete okudum. Karım geri döndüğünde çok mutlu oldu, arabaya bindi ve “Hadi gidelim!” dedi. dedi. Heyecanla “Aşkım ne oldu açıkla” dedim. Dedim. “Ah, konuşmayacağım! Yarın getirirsen, döndüğümde sana söylerim!” “İyi iyi!” Dedim, arabayı çalıştırdım ve eve gittik. Eve girdiğimde heyecanla eşime saldırdım, yaralı göğsünü gördüm, “Çaydanlık iyi yaralanmış!” Dedim. “Evet, iyi yaralandılar canım!” dedi. “Anlamıyorum, çayevinden başka bir şey var mı?” Dedim. “Evet, soba da burada!” dedi. Daha heyecanlı ve mutluydum. Eşimin amcığını öpmeye başladım, “İyi ki amın acımıyor!” Dedim. “Amcığımı zedeleme şansları yoktu, çok kolay hallettiler!” dedi. Sevinç ve heyecanla karımı işten çıkardım, sonra yattık.

Ertesi gün evden çıktığımda İbo adında bir arkadaşım vardı,İbo ve ben sahile gittik ve bir kır kahvesinde durduk. Çaycıyı görünce “hoş geldin abi gel gel siparişin nedir” dedi. O sordu. Ben de “Aşk olsun amaç! Dün arkadaşıma Salep’in hikayesini anlattım ama gerisini bilmeden piç kurusuna sormadım sana geldim! Zilli Salep’i nasıl içtin?” Dedim. Çaycı güldü ve “Abi ben onu çay sahnesine götürdüm, hazır sotayı yedi, salebi yalnız mı bırakayım?” dedi. Ben de “Aferin koçum! Başka ne yapıyorsun?” Dedim. Çaycı da gururla gözlerini yumdu ve “Abi kaltağın kürkünde bir şey yok, arkadan mantoyu kaldırdım, ellerini masaya koydum, köpek pozuna getirdim ve arkadan verdim. dibe geri dön. Bu sırada aşçımız geldi nasibini aldı!” dedi. “O nasıl çalışır?” Dedim. “O da Salep’i bekleyen hazır ve istekli bir kadın gördü ve flört etmeden gitti? Ben ona tecavüz ettikten sonra o da karısının peşine düştü!” dedi.

“Vay canına, bir karın ve iki kişinin olduğu için çok şanslısın!” Dedim. Çaycı, “Abi, o kadını geri getirir misin tatlım?” yalvaran gözlerle sordu. “Benden hoşlanıyor musun?” dedim. “Ağabey, getir! Biz burada işimizi yaparız, ona daha çok iş gelir!” dedi. “Daha fazla iş nedir?” diye düşündüm. Dedim. Çaycı da, “Abi çok yakışıklı, bir de biraz alışmış kadın, iyi para! İnsanlar para için eşcinsel erkeğe sövmek için sıraya girecek!” dedi. “O zaman seninle bir anlaşma yapalım, seni gece buraya veririm, kazandığı parayı üçe böleriz, senle ben paylaşırız!” dedim. Dedim. Çaycı, “Tabii! Bu fahişeyi bu gece getir kardeşim!” dedi. Ben oradan ayrılırken İbo bana “Ah Ahmet, çaycının bana bahsettiği o güzel ruhu nereye düşürdün?” dedi. dedi. Ben de “Şanslısın oğlum! Biz tatlıyız, düştüğümüzde affetmeyiz!” dedim. Dedim, İbo da “Bu gece seninle flört etmeye geliyorum gay!” dedi. dedi. “Evet!” Dedim ki…

Şimdi bu akşam bir parti var. Bakalım bu festivalden kimler faydalanacak:

1 – Çaydanlık?
Çaydanlık amcığımı (yani karımı) bedavaya ovuyor ve para kazanıyor.

2 – Ben mi?
Yeni fantezilerimde karımı fahişe olarak görüyorum ve bunu hak ediyorum.

3 – Eşim Asiye mi?
Eşim Asiye de çok tavuk yer, kocama iç çektirir (beni kastediyorum), onu mutlu eder ve para kazanır.

4 – Eşim Asiye ile kim flört edecek?

4 – Eşim Asiye ile kim flört edecek?

< br >
Eşim Asiye ile kim flört ederse, temiz ve az kullanılmış bir amcığı olacak, keyfine varacak.

5 – Sayfa editörü?
Site düzenleyicisinin ayrıca bir düzenleme görevi vardır. (Bu arada düzenlerken sakin ol editör!)

6 – Sitenin webmaster’ı mı?
Yeni bir hikaye yayınlanacağı için sitenin webmaster’ı da siteye gelen trafiği artıracaktır.

7 – Yoksa siz sevgili okurlar?< br>
Sevgili okuyucular, artık yeni bir seks hikayesi okuyabilirsiniz. Bu hikayeyi okurken eğlenebilir, sıkılabilirsin. Kim için 31 çizebilirsin? Güzel, sarıklı, buruk karısına. Karımı o inanılmaz kremalı krema gibi becer! Yoksa karımın kıçını şımartmayı mı tercih edersin? Kim bilir, o çayhaneye gelip eşimle flört edenlerden biri de sen olabilirsin. Öyle ise kim bilir benim karıma tecavüz ettiğini nasıl söylersin değil mi?

Neyse ben zevk alıyorum, eşim eğleniyor, bak 🙂

Bir yanıt yazın